MSCI Endeksleri: Tarih tekerrürden ibaret midir?
2012 yılını MSCI EMEA
endeksine göre (USD bazında) %39 daha iyi performansla kapatan MSCI Türkiye
endeksi, 2013 yılında da görece daha iyi performans göstermeye devam ediyor. 22
Ocak 2013 kapanışları itibariyle, MSCI EMEA endeksinin yılbaşından beri getirisi
sadece %0,5 olurken, MSCI Türkiye endeksinin aynı dönemdeki getirisi %10,6
oldu. Böylece MSCI Türkiye endeksinin EMEA endeksine göre 2012 başından beri
göreceli performansı %50’yi aşmış oldu.
Başlıkta sorduğumuz
soruya dönersek, tarih her zaman tekerrürden ibaret olmayabilir, ama tarihsel
analizler, makroekonomik göstergeler ve sermaye piyasalarının yönü konusunda
ileriye dönük çıkarımlar yapabilmek adına her zaman kullanılmaktadır. Biz de
2012 başında, IMKB’nin kurulduğu 1986 yılından bu yana, hiçbir zaman üstüste 2
yıl negatif getiri sağlamadığını hatırlatarak, tüm olumsuz beklentilere karşın,
IMKB’nin doğru bir zamanlama ile 2012’de önemi fırsatlar sunabileceğini
belirtmiştik (buna ilişkin grafiği raporun sonunda görebilirsiniz). Bu yıl
(gene tarihin her zaman tekerrürden ibaret olmadığı gerçeğini de aklımızın bir
kenarında tutarak), MSCI endekslerini kullanarak, IMKB’nin yıllar itibariyle
dünya borsalarına göreceli performanslarından benzer bir çıkarım yapmaya
çalışıyoruz. Bu çalışma MSCI Türkiye endeksinin bir süre sonra örneğin MSCI
EMEA endeksine göre negatif ayrışmaya geçebileceğine işaret ediyor.
Aşağıdaki tablo ve
grafiklerden de görüldüğü üzere, Türkiye hisse senedi piyasası son yıllarda
(2004 yılından sonra) dünya borsalarına paralel değil, kendine özgü bir
performans sergiliyor, performansı uzun vadede diğer endekslere yakınlaşsa da,
dönem içinde pozitif veya negatif ayrışıyor. Rakamlara dökersek, 2005 yılında
MSCI Türkiye endeksi MSCI EMEA endeksine göre (USD basında) %12 daha iyi
performans gösterdikten sonra, 2006 yılında %25 daha kötü, 2007 yılında %35
daha iyi, 2008 yılında %15 daha kötü, 2009 yılında %17 daha iyi, 2010 yılında
%2 daha kötü, 2011 yılında %18 daha kötü ve son olarak 2012 yılında %36 daha
iyi performans gösterdi. Burada 2010 yılı performansları paralel gözükse de, o
yılın kabaca ilk 10 ayında Türkiye’nin %21 daha iyi performans
gösterdikten sonra, son 2 aydaki düşüşü ile tüm yılı %2 daha kötü performansla
kapadığını da belirtmek gerek. Buna göre bir düzeltme yaparsak, MSCI Türkiye
endeksinin 2009 başından 2010’un Kasım başlarına kadarki 22 aylık süreçte %42
daha iyi performansının ardından, 2011’in sonuna kadar (14 aylık süreçte) %34
daha kötü performans gösterdiğini söyleyebiliriz.
MSCI Endeksleri Getiri Karşılaştırması
|
||||||||
2005
|
2006
|
2007
|
2008
|
2009
|
2010
|
2011
|
2012
|
|
MSCI Türkiye
|
51.6%
|
-9.2%
|
70.0%
|
-63.4%
|
92.0%
|
18.4%
|
-36.8%
|
60.5%
|
MSCI EM
|
30.3%
|
29.2%
|
36.5%
|
-54.5%
|
74.5%
|
16.4%
|
-20.4%
|
15.1%
|
MSCI EMEA
|
34.9%
|
21.4%
|
25.9%
|
-56.7%
|
63.5%
|
20.9%
|
-22.6%
|
17.7%
|
MSCI Dünya
|
7.6%
|
18.0%
|
7.1%
|
-42.1%
|
27.0%
|
9.6%
|
-7.6%
|
13.2%
|
MSCI Türkiye Endeksinin
Bölgesel Endekslere Görece Performansı:
|
||||||||
MSCI EM
|
16.3%
|
-29.7%
|
24.6%
|
-19.6%
|
10.0%
|
1.7%
|
-20.6%
|
39.4%
|
MSCI EMEA
|
12.4%
|
-25.2%
|
35.1%
|
-15.4%
|
17.4%
|
-2.1%
|
-18.4%
|
36.4%
|
MSCI Dünya
|
40.9%
|
-23.0%
|
58.8%
|
-36.8%
|
51.2%
|
8.0%
|
-31.6%
|
41.8%
|
Kaynak:
Thomson Reuters, Ünlü Portföy
|
Sadece bu tablo
ve grafiğe bakarak, buradan Türkiye endeksi 2013 yılında negatif ayrışacak
çıkarsaması yapmıyoruz. Ancak, bu tabloyu makro beklentilerimizle de
birleştirince, IMKB’nin bir süre sonra (örneğin cari açığın beklentilerden
hızlı yükseldiğinin anlaşılmasıyla), daha kötü performans göstermeye
başlayabileceğini düşünüyoruz.
Zaman içinde
makro gerçekleşmeler (veri akışı) olumlu havaya sekte vurabilir. Piyasa
beklentilerine paralel, iç talepteki canlanma ile 2013 yılı GSYİH büyümesinin
%4,5’a doğru hızlanabileceğini düşünüyoruz. Ancak 3 Ocak’daki enflasyon
değerlendirme raporumuzda da detaylı paylaştığımız üzere, TÜFE enflasyonunun
yıl içinde yüksek kalmasını ve 2013 yılını da piyasa tahminlerinin üzerinde
%7,5-8,0 civarında tamamlamasını bekliyoruz. İç talep canlanmasına bağlı olarak
cari açık da önümüzdeki aylarda artış trendinde olacak, özellikle de yılın
ikinci yarısında artış hızının piyasa beklentilerinin üzerine çıkabileceğini
düşünüyoruz. Yıl sonunda cari açığın 70-72 milyar $ seviyelerinde (GSYİH’nın
yaklaşık %8’i) olabileceğini tahmin ediyoruz.
Makro veri
akışının bu şekilde gerçekleşmesi Moody’s’in kredi notu artışını da
zorlaştırabilir. IMKB’de şu anda her şeyin yolunda gittiği, kusursuz bir hikaye
fiyatlanıyor. Bu süreçte, Türkiye hikayesinin temel taşını oluşturan
“Moody’s’den kredi notu artışının” gecikmesi ya da olumlu global ortam
varsayımının bozulması bir kırılım yaratabilir, IMKB’deki görüntüyü tersine
çevirebilir.
Aşağıda MSCI
Türkiye / MSCI EMEA endeksini grafiğe döktük. Buradan da görüldüğü gibi Türkiye
endeksi, EMEA endeksine görece olarak, 2010 Kasım’ında ulaştığı zirveye çok
yakın bir noktaya ulaştı. Bu grafiğe, oluşturduğumuz hayali MSCI Türkiye / MSCI
EMEA endeksinin 2 yıllık hareketli ortalamasını da ekledik. Endeksin dönüş
noktalarının yaklaşık olarak “ortalama +/- 2,5 standart sapma” seviyelerine
denk geldiği görülüyor. Endeks Kasım ayında bu seviyeye ulaştı ve yaklaşık son
3 aydır bu seviyelerde seyrediyor. Bu da Türkiye’ye ilişkin çok olumlu bir
senaryonun fiyatlandığının bir göstergesi. Piyasa bu hikayeye inandığı sürece
pozitif ayrışma bir süre daha devam edebilir (endeks ortalama +2,5 standard
sapma seviyelerininde, hatta üzerinde kalabilir). Ancak, yukarıda da
belirttiğimiz gibi, fiyatlanan hikayenin dinamiklerinde bir bozulma ile (şu an
uzak bir senaryo gibi görünse de) endeksin yönünü aşağı çevirebileceğini
(Türkiye’nin negatif ayrışmaya geçebileceğini) düşünüyoruz.
|
|||||||||
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder