27 Mayıs 2014 Salı

Piyasalara Bakış


Dün ABD ve İngiltere piyasalarının kapalı olduğu günde Avrupa piyasalarının Draghi açıklamalarının da desteğiyle yükselişlerine devam ettiğini gördük. Stoxx 600 %0.6 artıda günü tamamladı. Hatırlatmak gerekirse küresel risk barometresi olarak da izlenen ve zirve seviyelerini test eden S&P 500 endeksinin geçtiğimiz haftayı %1.21 yükselişle tamamladığını görmüştük. Görece daha kötü performe eden küçük ölçekli hisselerdeki toparlanma (örn Russell 2000, 200 günlük ortalamasının üzerinde kapanış yaptı) piyasa genelindeki stabilizasyona da destek olurken, Mayıs ayı başlarındaki görece zayıf performansı ile soru işareti yaratan teknoloji endeksi Nasdaq ise Mayıs zirvelerinin üzerine çıkarak 50 günlük ortalamasının üzerinde kapanış yaparak olumlu görünüme destek olmuştu.

Mart rallisi ile birlikte gelişmiş piyasalardan daha iyi performe eden gelişmekte olan piyasalara baktığımızda ise MSCI gelişmekte olan ülke piyasa endeksi dün günü %0.10 eksi ile yeni haftaya yatay seviyede başladı. Geçtiğimiz hafta TCMB açıklamalarının da desteğiyle %5.09 yükselen MSCI Türkiye ise dolar bazında %0.48 artıdaydı. Bu sabaha baktığımızda ise Asya piyasalarında karışık görünüm hakim. Japonya artıda, Asya gelişmekte olan ülke piyasalarının ise karışık/hafif eksi görüntü çizdiğini görüyoruz.
Bugün ABD’de açıklanacak Nisan ayı dayanıklı tüketim mal siparişleri ve Mayıs ayı tüketici güven endeksi verileri ön planda, verilerde ekonomideki toparlanmanın hızı konusunda vereceği sinyalleri takip ediyoruz. Ayrıca ABD Hizmet PMI’ı, Fransa ve İtalya’da güven endeksleri, İtalya ihaleleri, ECB’den Nowotny ve Almanya Schaeuble  konuşmasını takip ediyoruz. Yuritçinde ise bugün tüketici güven endeksi açıklanıyor ve Hazine 2021 ve 2024 vadeli tahvil ihalesi düzenliyor.  Ukrayna ile igili haber akışı ise önemini koruyor.
Haftanın geri kalanında ABD’de aşağı yönde revize edilmesi beklenen 1Ç büyüme rakamı ve baz etkisi nedeni ile belirgin yükseliş görebileceğimiz çekirdek PCE rakamı ön planda olacak. Ayrıca Japonya’da Nisan ayında başlayan vergi artışı sonrası ekonomik aktivite üzerine olumsuz etkilerini teyit edebilecek nitelikteki sanayi üretimi verisi ve ayrıca enflasyon rakamı, gelişmekte olan piyasalarda ise Çarşamba günü açıklanacak Brezilya Merkez Bankası faiz toplantısını (değişiklik beklenmiyor) takip ediyoruz. Yurtiçinde ise TCMB Perşembe günü finansal istikrar raporunu ve Mayıs PPK toplantı tutanaklarını açıklıyor ve Cuma günü dış ticaret verileri açıklanıyor.
Hatırlatmak gerekirse gelişmiş ve gelişmekte olan ülke döviz volatilitelerinin düşük seyretmeye devam etmesi,  ABD faizlerindeki geri çekilme ve ECB ve BOJ’dan ek adım beklentisi Mart ortalarında itibaren etkili olan yükselişlere destek olan ana faktörler. Ancak küresel döviz volatilitesinin 2007 yazından beri en düşük seviyeye gerilemiş olması burda çok fazla marj kalmadığını ve potansiyel bir volatilite artışına karşı tedbirli olunması gerektirdiğini düşündürüyor. Böyle bir olası volatilite artışı diğer varlık sınıflarında da bir düzeltme hareketine sebep olabilir.
Diğer taraftan makro tarafa baktığımızda ise FED güvercin yönde kalmaya devam etse de yukarı dönüş sinyalleri veren Nisan ayı enflasyon rakamlarının dikkat çekici olduğunu belirtelim. Mart ayında beklentilerin üzerinde kalarak dikkatleri çeken TÜFE rakamı sonrasında Nisan ayı enflasyon rakamları ile birlikte enflasyonda yukarı yönlü sinyallerin güçlendiğini gördük. Ki bu bizim daha önce de dikkat çektiğimiz gibi ABD’de enflasyonun önümüzdeki dönemde, en önemli gündem maddesi olmasa bile, yavaş yavaş daha fazla konuşulacağı yönündeki görüşlerimizle uyumlu yönde. Diğer taraftan yukarıda da belirttiğimiz gibi ECB’den ek gevşeme adımlarına yönelik güçlenen beklentiler piyasalardaki en önemli konulardan biri olmaya devam ediyor. 5 Haziran ECB toplantısı odak noktasında.
TCMB ortalama fonlama maliyeti %9.72’ye gerilerken (Perşembe %10, Cuma %9.76), geçtiğimiz hafta TCMB’nin faiz indirimi (haftalık repo oranını 50 baz puan indirimle %9.50’ye çekti) ve açıklamaları sonrasında para politikası ile ilgili soru işaretlerin ve tartışmaların artabileceğine dair görüşlerimizi paylaşmıştık. Nitekim Cuma günü Fitch’den gelen açıklamalar bu görünümü destekler nitelikteydi. Fitch’in faiz indiriminin karışık mesajlar verdiği ve  riskleri ön plana çıkardığına dair ve ayrıca kredilerde büyümenin yeniden başlamasının not indirimi için negatif olabileceği yönündeki  ifadeleri ön plandaydı. 

Hiç yorum yok: