31 Ekim 2012 Çarşamba

Gündem

Yatırımcılar Amerikan borsaları Çarşamba günü yeniden işleme başladığında yönünü bulmaya çalışacak; ancak stratejistler, kasırga sonrası ilk günlerin Wall Street için beklemede kalmaktan ibaret olabileceğini söylüyor.ABD tarihinin en büyük kasırgalarından biri olan Sandy Kasırgası, 1888'den bu yana ilk kez Wall Street'in 2 işlem günü üst üste kapanmasına neden oldu. NYSE Arca Sistem vasıtasıyla yapılan canlı işlemler mümkün olmasa da, borsalar Çarşamba günü yeniden açılacak. 

Guardian gazetesinin haberine göre Sandy fırtınasının Amerikan ekonomisine maliyetinin 45 milyar doları bulabilecek, bu rakama zararın yanı sıra, iş kayıplarının da dahil olduğunu belirtiliyor.


Dün Avrupa tarafında gelen olumlu bilanço rakamları Avrupa’da yüzde 1 üzerinde yükselişler yaşandı. Fiat CEO’su Pegeuot ve Opel’e ortaklık teklif etti. Asya piyasalarına girebilmek ve yani arayışlarda olan Fiat’ın teklifi konuşulurken Opel ve Pegeuot yılbaşında ittifak yapmıştı. Üç şirketin birleşimi ile pazar payı yüzde 25 olurken Volkwagen’ın üzerine çıkabileceği konuşuluyor.
Alman Maliye Bakanı ve Fransız meslektaşı arasında yapılan görüşmelerde Kasım ayı işaret edildi. Her iki maliye bakanından da Yunanistan’ın bölgede kalması için destek verileceği kaydedilirken küçük çalışma gruplarından b planı üzerinde çalışıldığı bilgisi geliyor.  Dün için önemli görüşmelerden biri de IMF Başkanı Lagarde ve Alman Başbakanı Merkel’in ki oldu. Tokyo’da yapılan toplantılarda görüşlerin çakışan iki liderin dün yapılan bir toplantıda sonuç alamadığı gözlendi. Sün İtalya’da yapılan ihaleler sonrasında tahvil faizlerinde geri çekilme yeni günde de devam ediyor.

Euro liderleri mali krizdeki Yunanistan için yeni bir zarar yazmanını gerekip gerekmediği konusunda ayrışır, Yunan politikacılar da kemer sıkma üzerinde tartışırken, Euro Bölgesi maliye bakanları ülkenin kurtarma planını yeniden rayına sokmak için bir çıkış bulmaya çalışıyor.Politika yapıcılar Yunanistan'ın borç/GSYH oranını 2020'ye kadar yüzde 144'ten yüzde 120'ye çekecek bir plan üzerinde anlaşmaya çalışıyor. Borç hedefinin kaçırılması, IMF'nin kurtarma yardımını geri çekerek, ülkenin eurodan çıkışına ilişkin yeni bir spekülasyon dalgasına neden olabilir.

Yunan basbakani Samaras böylece 2013-2016 yılları arasında alınacak kamuda 13.5 milyar euro tasarruf önlemlerini içeren ve “acı reçete” olarak tanımlanan paketin tamamlandığını ve koalisyon ortağı diğer 2 partinin kısmi itirazlarına rağmen parlamentoya önümüzdeki günlerde getireceği tasarının “ya oylanır kurtuluruz, ya da reddedilir, iflas ederiz” ikilemi ile ele alınacağını ima etti.
Samaras açıklamasında “elimizden ne geliyorsa yaptık, paketi düzeltebileceğimiz kadar düzelttik, bu paket onaylanırsa euro’da kalacağız, artık iş siyasi partilerin ve ayrı olarak her milletvekilinin sorumluluğuna kaldı” şeklinde dramatik ifade kullandı. Atina, paketin onaylanması ve karşılığında AB’den 31.5 milyar euro kredi diliminin gönderilmesi için sabırsızlanıyor. Hükümet kurmayları Yunan devletinde nakit paranın 16 Kasım’da biteceğini ve maaş ve emekli maaşlarının ödenmesinin tehlikeye gireceğini açıklamış bulunuyor.


Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's Arjantin'in kredi notunu, ABD mahkemesinin ülkenin temerrüde düşmüş tahvil sahiplerine ödeme yapmadan tahvillerini satın almasını önleyen kararı üzerine aşağır çekti. Reyting kurumu Latin Amerika ülkesinin kredi notunu yatırım notunun 6 kademe altı olan B-'ye düşürerek, Jamaika, Pakistan ve Belarus ile aynı seviyeye indirdi.

Moody’s’ten ‘cari açık azalır, döviz rezervleri artar veya dış kırılganlık azalırsa not artışını değerlendiririz” açıklamasında bulundu.“Dış kırılganlıkların azaltılması gelişmeleri tersine dönerse, not görünümü ‘durağan’a çekilebilir” denilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Çok olası görünmese de yabancı sermaye akışında ani ve sürekli duruş, notu aşağı yönlü baskılar. Kamu maliyesinde ciddi bozulma, görünümde ve ekstrem durumda notta düşüşe neden olabilir. Türkiye’de laik ve dindar/bölgesel ve etnik çatışmalardan kaynaklanan politik riskler var.”

Türkiye’nin yastık altındaki altınları ekonomiye kazandırma çalışmalarını anlatan ABD’li Bloomberg Haber Ajansı, Türkiye’de bankacılık sistemine girmemiş, evlerde ve kasalarda tutulan 5512 ton civarı altın olduğunu yazdı.

İthal ette gümrük vergisinin artırılması, ‘ete zam gelecek’ kaygısına neden oldu. Tarım Bakanı Eker, “Tüketiciye olumsuz yansımaz” derken, Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ, “Vatandaş et alamaz hale gelecek” dedi

Hiç yorum yok: