Birkaç
haftadır dile getirdiğimiz, “daha güçlü ABD doları ve daha yüksek faizler”
temalarının yansıması, geçen hafta piyasaların çoğunda satış baskısı olarak
ortaya çıktı.
Hafta
içi FED'in varlık alımlarında kısıtlamaya gidebileceğine dair sinyaller, özellikle
gelişmekte olan ülke bono ve döviz kurlarında satış baskısının artmasına sebep
oldu. Burada önemli olan konulardan biri, FED’in varlık alımlarında gerçekten
azaltmaya gidip gitmeyeceği. Öte yandan bir azaltmaya gidecekse, bunun
zamanlamasından ziyade, bu konunun gittikçe daha fazla konuşulur hale gelmesi
daha önemli bir nokta. Burada piyasanın "aşırıya kaçmasını" önlemeye
yönelik iletişim çabaları da gündeme gelebilir. Örneğin WSJ'de yer alan
gazetenin Fed izleyicisi Hilsenrath'ın yorumları da bunun örneklerinden biri
olarak. Fakat bir anlamda, diş macunu tüpten çıkmış durumda demek mümkün.
Dolayısıyla bundan sonraki veri açıklamalarında, özellikle de istihdam ile
ilgili olanlarda, piyasalarda volatilitenin artması olası.
Dün
sabah da belirttiğimiz gibi bu tarz düşüşler sonrası, piyasaların dengelenme
çabası içerisine girmesi doğal olur.
Nitekim
geçen haftanın son iki günü ciddi düşüş gösteren ve dün de baskı altında olan
Japonya'nın Nikkei endeksinin bugün yükseldiğini görüyoruz. ise dün de baskı
altında idi. Japonya hariç Asya borsalarında ise sınırlı toparlanma çabaları
var.
Daha
önce de ifade ettiğimiz gibi özellikle Japon bono faizlerindeki hızlı artışın
beraberinde yenin değer kazandığını ve hisse senetlerinde baskı yarattığını
görüyoruz. Bu anlamda BoJ tarafından hafta sonu da devam eden açıklamaların,
henüz Japon piyasalarını, bugün toparlanma çabaları olsa da, tam anlamıyla
sakinleştirmeye yetip yetmediğini izlemek önemli olacak.
Mayıs
ayı başından bu yana artan G7 kur volatilitesine rağmen; son bir haftadaki
artışıyla birlikte hisse senedi volatilitesinin nispeten düşük seviyelerde
olması dikkat çekici. Öte yandan hisse senedi volatilitesinin de artış
eğilimine girebileceğini düşündürüyor.
Her
durumda da özellikle Japonya piyasalarındaki seyrin, diğer piyasalar açısından
önemli olduğunu düşündüğümüzü tekrar iletelim.
Teknik tarafta ise bankacılık sektör endeksinin
relatif grafiklerde oluşturduğu zayıflama eğiliminin kısa vadeli teknik resimde
baskı oluşturmayı sürdürdüğü BİST'de, dün 90,500 ara desteğini koruma
çabasının hakim olduğunu gözlemliyoruz. Seans içi harekette 90,500 desteğinin
önemini koruyacağı piyasada, bu seviye altındaki eğilimin aşağı baskının
devamını getirebileceğini göz önünde bulunduruyoruz. Bu durumda 89,000 ve
86,500 desteklerini test etme riskinin oluşacağı piyasada, 91,500 ve 93,000
seviyeleri ise direnç konumunda bulunuyor. Şu aşamada devam eden zayıf seyir
içerisinde yeniden yükseliş yönünde hareket etmek için 93,000 direncinin aşılmasını
beklemeyi sürdürüyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder