15 Mayıs 2013 Çarşamba

Piyasalara Bakış

Bugün Avrupa’da açıklanacak 1Ç büyüme rakamları ön planda olacak.  ABD tarafında pozitif sürpriz yaratan veriler dikkat çekerken, euro bölgesinden gelen verilerde stabilizasyon sinyalleri aranıyor bu doğrultuda büyüme rakamlarından gelecek sinyaller önemli olabilir.  ABD'de ise Mayıs ayına yönelik ilk sinyalleri göreceğimiz bölgesel imlat endekslerinden Empire State endeksi ve alt endekslerde yeni siparişler ve istihdam tarafından gelecek sinyaller önemli olabilir. Ayrıca Nisan ayı anayi üretimi rakamı ve ÜFE verisinin açıklanacağını da belirtelim.
 
Hatırlatmak gerekirse bu hafta ABD'de açıklanan perakende satışlar rakamı %0.3 düşüş beklentisine karşı Nisan ayında %0.1 artışa işaret etmişti. Daha net sinyal veren oto ve benzin hariç rakamlarda ise beklenenden (%0.3)  iyi yönde %0.6 artış vardı. Tüketim harcamalarına yönelik sinyallerin izlendiği veri, pozitif yönde sürpriz yapan tarım dışı istihdam rakamı sonrası önemli verilerinden biriydi. Beklenenden iyi yönde gelen Nisan ayı tarım dışı istihdam rakamının, çıkış stratejisini tartışan FED’in varlık alım programında azaltma /durdurma beklentilerini tekrar ön plana çıkardığı söylenebilinir. Bu doğrultuda makro veriler tarım dışı istihdamda olduğu gibi pozitif yönde sürprizler yaratmaya devam ederse, FED'in çıkış stratejisine yönelik beklentiler öne çekilebilir bizce.
 
Bu doğrultuda dün FED’den Plosser’ın istihdamda sağlanan ciddi iyileşmenin varlık alımlarının azaltılması için şartları oluşturduğuna vurgu yapan ifadeleri ön plandaydı. Açıklamaların varlık alımlarının maliyetlerinin faydalarını aştığı yönündeki vurguları gibi önceki görüşlerine paralel yönde olduğu söylenebilinir. Plosser’ın FOMC’de 2013 yılında oy hakkı yok.
 

Diğer taraftan büyük resime baktığımızda G7 toplantısında, resmi açıklama yapılmamasına rağmen, Japon yeninin değer kaybetmesi sürecine yönelik sert eleştirilerin olmaması bizce oldukça önemli. ABD tarafında ise Hilsenrath’ın yazısının Bernanke'nin konuşmasında "aşırı risk" alımına karşı dikkatli oldukları uyarısıyla birlikte değerlendirildiğinde, FED'in piyasalara mesaj vermeye çalıştığı yorumunu çıkarmak olası. Bu görünüm dolar endeksindeki güçlenme eğilimine destek olabilir. FED’e yakınlığı ile bilinen Hilsenrath’ın varlık alımlarının yavaşlatılması konulu yazısında FED’in çıkış stratejisi için hala zamanlamanın tartışıldığını vurguladığına yönelik ifadeleri dikkate değerdi. Avrupa tarafında ise Merkez Bankası ECB’nin KOBİ’lere kredi akışını kolaylaştıracak yollar aradığı yönündeki beklentiler ön planda olmaya devam ediyor. Ayrıca Japon bono faizlerinde son günlerde yaşanan ciddi yükselişin de yakından takip edilmesi gerektiğini düşünmeye devam ediyoruz.
 
Dün Almanya’da açıklanan ZEW ekonomik beklenti anketi Mayıs ayında 36.4 ile önceki aya paralel kaldığı söylenebilinir, ancak 40 olan beklentilerin ise altında kaldı. ZEW’den gelen açıklamalarda katılımcıların ECB’nin yeni bir faiz indirimine gitmesinin faydalı olmayacağı yönündeki yorumlar dikkat çekiciydi. Diğer taraftan euro bölgesi Mart ayı sanayi üretimi rakamının %1 artış ile beklenenden iyi yönde gerçekleştiğini not edelim. (beklenti:%0.5)
 
Hatırlanacağı üzere yılbaşından itibaren döngüsel/defansif rasyosunun S&P 500’deki yükselişe temelde temettü beklentisinden kaynaklı olarak eşlik etmediğini belirtmiştik. Diğer taraftan 23 Nisan’dan sonraki dönemde bu görünümün değiştiğine,  yani ekonomiye duyarlı döngüsel hisselerdeki performansın güçlendiğini not etmiştik.  S&P 500’deki dünkü %1 oranındaki yükselişe ise finansallar ve enerji hisseleri öncü oldu. Diğer taraftan döngüsel/defansif rasyosunda ise zayıflama görüldüğünü not edelim.  Bu sabah ise Asya tarafında Japonya Borsasında %2 yükseliş var. Dolar endeksindeki güçlenme ön planda olmaya devam ediyor. Dün kar satışlarının etkili olduğu Çin borsasında ise sınırlı toparlanma var. 
 
Yurtiçinde ise dün Benchmark ihalede faiz beklentilerden iyi yönde gerçekleşirken, sabit kuponlu 10 yıllıkta beklentiler dahilinde olduğunu söyleyebiliriz. Üç ihalede ROT dahil toplam 5.9 milyar TL tutarında satış gerçekleşti. Ortalama beklenti 5.8 milyar TL idi. Hazine 15 Mayıs’taki 13.4 milyar TL tutarındaki itfa öncesinde önceki günkü ihalelerde piyasadan yaklaşık 5.4 milyar TL borçlanmıştı. Benchmark ihalede ortalama faiz %5.01 (min:%4.95 max:5.05) seviyesinde beklenenden iyi yönde gerçekleşti (beklenti:%5-%5.10)  ROT dahil toplam satış 2.69 milyar TL tutarında, satış beklentisi ise 2-2.5 milyar TL aralığındaydı. Benchmark ihaleye teklifin nispeten düşük olduğu söylenebilinir.
 
16 Mayıs TCMB PPK toplantısı odak noktasında olmaya devam ediyor. Hatırlanacağı üzere geçen hafta açıklanan Nisan ayı TÜFE rakamı beklenenden iyi yönde gerçekleşmişti. TÜFE %0.42 artarken (beklenti:%0.68) temelde gıda fiyatlarındaki %1.3’lük düşüşten kaynaklandı. Özel kapsamlı göstergelerin hepsinde bir önceki aykı yıllık artışa nazaran yıllık bazda düşüş görüldü. Ayrıca, TCMB TÜFE bazlı reel efektif kur endeksini Nisan ayında 121.10 olarak açıkladı. Mart ayı rakamı ise 119.95’den 120.27’ye revize edildi. Bu hafta açıklanan Nisan ayı Sanayi üretimin artışı ise beklentilerin altındaydı. (gerçekleşen: %1.4 beklenti:%3.3 önceki: %4.3) Veri, TCMB'nin faiz indirimi ihtimalini daha da arttırabilecek yöndeydi. Cari işlemler açığı ise 5.4 milyar dolar ile beklenenden sınırlı iyi yönde gerçekleşti. Reuters anketine göre  beklenti -5.9 milyar dolar seviyesindeydi
 
Teknik tarafta 90,200 ara direnç noktasını yukarı kıran endekste, son günlerde oluşan zayıflama eğiliminin ardından yeniden alıcılı seyrin hakim olduğunu gözlemliyoruz. Bu eğilim kapsamında, seans içi harekette 91,500 zirve seviyesini yakından izliyor olacağız. 91,500 direnç noktasını yukarı geçecek hareketlerin devamını getireceği alım eğiliminin, 92,500 ve 95,000 seviyelerini hedeflemeyi sürdüreceğini düşünüyoruz.  Şu aşamada gücünü koruyan trend içerisinde, 89,000 desteği üzerindeki hareketleri yükseliş yönünde izlemeye devam ediyor ve bu seviyeyi mevcut pozisyonlar için stop loss olarak almayı sürdürüyoruz. Yurtiçinde bugün işsizlik rakamı açıklanıyor.

Hiç yorum yok: