Bugün
Avrupa’da açıklanacak 1Ç büyüme rakamları ön planda olacak. ABD tarafında
pozitif sürpriz yaratan veriler dikkat çekerken, euro bölgesinden gelen
verilerde stabilizasyon sinyalleri aranıyor bu doğrultuda büyüme rakamlarından
gelecek sinyaller önemli olabilir. ABD'de ise Mayıs ayına yönelik ilk
sinyalleri göreceğimiz bölgesel imlat endekslerinden Empire State endeksi ve
alt endekslerde yeni siparişler ve istihdam tarafından gelecek sinyaller önemli
olabilir. Ayrıca Nisan ayı anayi üretimi rakamı ve ÜFE verisinin açıklanacağını
da belirtelim.
Hatırlatmak
gerekirse bu hafta ABD'de açıklanan perakende satışlar rakamı %0.3 düşüş
beklentisine karşı Nisan ayında %0.1 artışa işaret etmişti. Daha net sinyal
veren oto ve benzin hariç rakamlarda ise beklenenden (%0.3) iyi yönde
%0.6 artış vardı. Tüketim harcamalarına yönelik sinyallerin izlendiği veri,
pozitif yönde sürpriz yapan tarım dışı istihdam rakamı sonrası önemli
verilerinden biriydi. Beklenenden iyi yönde gelen Nisan ayı tarım dışı istihdam
rakamının, çıkış stratejisini tartışan FED’in varlık alım programında azaltma
/durdurma beklentilerini tekrar ön plana çıkardığı söylenebilinir. Bu
doğrultuda makro veriler tarım dışı istihdamda olduğu gibi pozitif yönde
sürprizler yaratmaya devam ederse, FED'in çıkış stratejisine yönelik
beklentiler öne çekilebilir bizce.
Bu
doğrultuda dün FED’den Plosser’ın istihdamda sağlanan ciddi iyileşmenin varlık
alımlarının azaltılması için şartları oluşturduğuna vurgu yapan ifadeleri ön
plandaydı. Açıklamaların varlık alımlarının maliyetlerinin faydalarını aştığı
yönündeki vurguları gibi önceki görüşlerine paralel yönde olduğu
söylenebilinir. Plosser’ın FOMC’de 2013 yılında oy hakkı yok.
Diğer
taraftan büyük resime baktığımızda G7 toplantısında, resmi açıklama yapılmamasına
rağmen, Japon yeninin değer kaybetmesi sürecine yönelik sert eleştirilerin
olmaması bizce oldukça önemli. ABD tarafında ise Hilsenrath’ın yazısının
Bernanke'nin konuşmasında "aşırı risk" alımına karşı dikkatli
oldukları uyarısıyla birlikte değerlendirildiğinde, FED'in piyasalara mesaj
vermeye çalıştığı yorumunu çıkarmak olası. Bu görünüm dolar endeksindeki
güçlenme eğilimine destek olabilir. FED’e yakınlığı ile bilinen Hilsenrath’ın
varlık alımlarının yavaşlatılması konulu yazısında FED’in çıkış stratejisi için
hala zamanlamanın tartışıldığını vurguladığına yönelik ifadeleri dikkate
değerdi. Avrupa tarafında ise Merkez Bankası ECB’nin KOBİ’lere kredi akışını
kolaylaştıracak yollar aradığı yönündeki beklentiler ön planda olmaya devam
ediyor. Ayrıca Japon bono faizlerinde son günlerde yaşanan ciddi yükselişin de
yakından takip edilmesi gerektiğini düşünmeye devam ediyoruz.
Dün
Almanya’da açıklanan ZEW ekonomik beklenti anketi Mayıs ayında 36.4 ile önceki
aya paralel kaldığı söylenebilinir, ancak 40 olan beklentilerin ise altında
kaldı. ZEW’den gelen açıklamalarda katılımcıların ECB’nin yeni bir faiz
indirimine gitmesinin faydalı olmayacağı yönündeki yorumlar dikkat çekiciydi.
Diğer taraftan euro bölgesi Mart ayı sanayi üretimi rakamının %1 artış ile
beklenenden iyi yönde gerçekleştiğini not edelim. (beklenti:%0.5)
Hatırlanacağı
üzere yılbaşından itibaren döngüsel/defansif rasyosunun S&P 500’deki
yükselişe temelde temettü beklentisinden kaynaklı olarak eşlik etmediğini
belirtmiştik. Diğer taraftan 23 Nisan’dan sonraki dönemde bu görünümün
değiştiğine, yani ekonomiye duyarlı döngüsel hisselerdeki performansın
güçlendiğini not etmiştik. S&P 500’deki dünkü %1 oranındaki yükselişe
ise finansallar ve enerji hisseleri öncü oldu. Diğer taraftan döngüsel/defansif
rasyosunda ise zayıflama görüldüğünü not edelim. Bu sabah ise Asya
tarafında Japonya Borsasında %2 yükseliş var. Dolar endeksindeki güçlenme ön
planda olmaya devam ediyor. Dün kar satışlarının etkili olduğu Çin borsasında
ise sınırlı toparlanma var.
Yurtiçinde
ise dün Benchmark ihalede faiz beklentilerden iyi yönde gerçekleşirken, sabit
kuponlu 10 yıllıkta beklentiler dahilinde olduğunu söyleyebiliriz. Üç ihalede
ROT dahil toplam 5.9 milyar TL tutarında satış gerçekleşti. Ortalama beklenti
5.8 milyar TL idi. Hazine 15 Mayıs’taki 13.4 milyar TL tutarındaki itfa
öncesinde önceki günkü ihalelerde piyasadan yaklaşık 5.4 milyar TL
borçlanmıştı. Benchmark ihalede ortalama faiz %5.01 (min:%4.95 max:5.05)
seviyesinde beklenenden iyi yönde gerçekleşti (beklenti:%5-%5.10) ROT
dahil toplam satış 2.69 milyar TL tutarında, satış beklentisi ise 2-2.5 milyar
TL aralığındaydı. Benchmark ihaleye teklifin nispeten düşük olduğu
söylenebilinir.
16
Mayıs TCMB PPK toplantısı odak noktasında olmaya devam ediyor. Hatırlanacağı üzere
geçen hafta açıklanan Nisan ayı TÜFE rakamı beklenenden iyi yönde
gerçekleşmişti. TÜFE %0.42 artarken (beklenti:%0.68) temelde gıda
fiyatlarındaki %1.3’lük düşüşten kaynaklandı. Özel kapsamlı göstergelerin
hepsinde bir önceki aykı yıllık artışa nazaran yıllık bazda düşüş görüldü.
Ayrıca, TCMB TÜFE bazlı reel efektif kur endeksini Nisan ayında 121.10 olarak
açıkladı. Mart ayı rakamı ise 119.95’den 120.27’ye revize edildi. Bu hafta
açıklanan Nisan ayı Sanayi üretimin artışı ise beklentilerin altındaydı. (gerçekleşen:
%1.4 beklenti:%3.3 önceki: %4.3) Veri, TCMB'nin faiz indirimi ihtimalini daha
da arttırabilecek yöndeydi. Cari işlemler açığı ise 5.4 milyar dolar ile
beklenenden sınırlı iyi yönde gerçekleşti. Reuters anketine göre beklenti
-5.9 milyar dolar seviyesindeydi
Teknik tarafta 90,200 ara direnç noktasını yukarı
kıran endekste, son günlerde oluşan zayıflama eğiliminin ardından yeniden
alıcılı seyrin hakim olduğunu gözlemliyoruz. Bu eğilim kapsamında, seans içi
harekette 91,500 zirve seviyesini yakından izliyor olacağız. 91,500 direnç
noktasını yukarı geçecek hareketlerin devamını getireceği alım eğiliminin,
92,500 ve 95,000 seviyelerini hedeflemeyi sürdüreceğini düşünüyoruz. Şu
aşamada gücünü koruyan trend içerisinde, 89,000 desteği üzerindeki hareketleri
yükseliş yönünde izlemeye devam ediyor ve bu seviyeyi mevcut pozisyonlar için
stop loss olarak almayı sürdürüyoruz. Yurtiçinde bugün işsizlik rakamı
açıklanıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder