IMF
Heyeti Türkiye’ye ilişkin 4. Madde konsültasyonu tamamladı. 4. Madde konsültasyonları rutin
yapılıyor ve IMF rutin olarak o ülkeye ilişkin ekonomik değerlendirmelerde
bulunuyor
1. Raporda ekonomideki
dengelenmeden memnuniyet var.
2. Fakat enflasyon ve bütçe
tarafındaki risklere dikkat çekliliyor.
3. Bir sure sonra yeniden
sıkı ve geleneksel para politikasına geçilmesi tavsiye ediliyor.
4. Bütçe tarafında ise daha
güçlü bir görünüme ihtiyaç var.
Detaylar
· İki yıl üst üste hızlı büyüyen TR
ekonomisi, bu yıl daha dengeli ve pozitif bir büyüme sergiliyor
· Fakat otoriteler, dezenflasyon
süreci ve dış dengelenme sürecinin (cari açıktaki düşüş) sekteye uğramaması
için dikkatli olmalı
· Ekonomik büyüme çok daha
sürdürülebilir bir çizgiye oturmalı
· 2012 yılında TR’nin %3 büyümesi
bekleniyor (beklentimiz %2.5)
· 2012 yılında TR ekonomik büyümesi %4
olan potansiyel büyüme yolunda iyi bir adım attı
· 2012 sonunda cari açık/GSYH oranının
%7.5 olması bekleniyor (beklentimiz 55 milyar dolar ile %6.8 GSYH)
· 2013 yılında hem enflasyonda hem de
cari açıkta bir miktar daha iyileşme bekleniyor.
· Finansal sistemin perfomansı iyi.
Banka karlılıkları yüksek, takipteki Krediler emsallerine kıyasla düşük,
sermaye yeterlik rasyoları yükske olmaya devam ediyor.
· Tüm bunlara ragmen TR belli
risklerle karşı karşıya. Bunlardan en önemlisi yüksek cari açık ve global
sermaye akımlarındaki oynaklık/belirsizlik.
· Önümüzdeki dönemde yıllık dış
finansman ihtiyacı oldukça yükske seyretmeye devam edecek. Global görünümdeki
belirsizlik, sermaye hareketlerini tersine çevirdiği takdirde ekonomide zarar
görebilir. Öte yandan global anlamdaki parasal gevşeme, yeniden kredilerde
hızlı artışa sebep olabilir. Özellikle bahsi geçen kredi artışı kısa vadeli
akımlarla finanse edilirse, ekonomide yeniden dengesizlikler ortaya çıkabilir.
· Ekonomik büyüme yeniden
ivmelendiğinde otoriteler cari açık ve enflasyonu gözeterek yeninden sıkı
politikaları yönelmekte geç kalmamalılar.
· 2012 bütçe hedefi tutmayacak.
· Bütçede yapısal zayıflıklar var. İç
talebe ve dolayısıyla gelirlere aşırı dayalı bir bütçe var. Harcamalar ise son
derece katı. Reform ihtiyacı var.
· Önümüzdeki dönemde enflasyon
hedefinden sapma devam ederse geleneksel para politikasına geri dönülmeli.
· Enflasyon düşüyor. 2012 başında
uygulanan sıkı para politikası kredi büyümesini yavaşlattı, TL’de değer kaybını
önledi. Yine de MB oldukça zor bir global ortamda, sermaye hareketeleri çok
oynak ve global faizler çok düşük. MB bu ortamda hareket alanını genişletmek
için yeni enstrümanlar devreye sokuyor. Bu enstürmanların zaman içinde
enflasyon ve finansal istikrarla çelişmiyor olması önemli.
· Para politikasının başarısı
enflasyon hedefinin tutması ve beklentilerin yönetilmesi ile ölçülür. Enflasyon
%5’in üzerinde katı bir şekilde seyrediyor. Enflasyonun halen yüksek ve
hedeften sapan bir süreç var, dolayısıyla MB pozitif reel faiz politikası
sürdürüyor olmalı.
· MB’nın karmaşık çoklu hedef çoklu
araç politikası beraberinde güçlü iletişim politikasını da gerektiriyor.
Amaçlar çeliştiği takdirde ekonomi açısından maliyetli bir süreç olabilir.
Parasal aktarım mekanizmasının çalışması için daha güçlü bir iletişim
politikası gerekiyor.
· Reform olmadığı sürece TR ekonomisi
dışa bağımlılığı sürdürecek, çünkü tasarruf oranları çok düşük. Bu da
kırılıganlığı artırıyor.
· Daha güçlü bir maliye politikası
kritik önem taşıyor. Böylece para politikası üzerindeki yük de bir miktar
azalmış olacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder