Fitch dün Türkiye hakkında
kapsamlı bir analiz yayınladı. Bu raporla beraber, Türkiye’nin kredi notunun
yatırım yapılabilir seviyeye (BBB-) yükseltilmesinin artık an meselesi olduğu
iyiden iyiye dillendirilmeye başlandı.
Fitch Türkiye hakkında dün
yayınladığı raporda şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye'de yumuşak iniş
süreci şu ana kadar yolunda gidiyor. Türkiye ekonomisi sürdürülebilir büyümeye
dönüş yolunda ilerlerken, enflasyon ve cari açık azalıyor. Ancak yüksek dış
finansman gereği küresel piyasalardaki olumsuz şoklara karşı kırılganlığın
sürmesine neden oluyor.
Büyümenin potansiyele yaklaşması,
enflasyonun hedefe doğru gerilemesi ve cari açığın daha sürdürülebilir
seviyelere daralması kredi notunun BB+'dan BBB-'ye yükseltilmesine neden
olabilir.”
Fitch ayrıca 2012 büyümesini
%2,8, 2013 büyümesini %4,5 olarak beklerken, cari açığı ise 2012 için 60 milyar
$ (GSYİH’nın %7,5’i), 2013 için de 59 milyar $ (%6,6) olarak bekliyor.
Fitch’in not arttırımı için
sunduğu formül zaten malumun ilanı. Bu üç şartın birarada gerçekleşmesi halinde
not arttırımı doğal olarak kaçınılmaz olur. Bununla beraber, Fitch’in
tahminlerini fazlaca iyimser buluyoruz. Ekonomik büyümenin 2013’de %4,5’e
yükselmesi halinde cari açıkta gerileme (petrol fiyatlarında hızlı bir düşüş
olmadığı takdirde) pek mümkün görünmüyor.
Öte yandan cari açıkta son
dönemdeki gerilemenin nedeni yapısal olmaktan çok döngüsel, yani ekonomideki
hızlı yavaşlamaya paralel olarak cari açık da geriliyor. Türkiye ekonomisinin
ithalata (ve yabancı sermaye girişine) dayalı büyüme modeli değişmedikçe de
cari açıkta kalıcı bir gerileme olması mümkün değil. Bu nedenle daha önce
yayınladığımız raporlarda hep, piyasanın kredi notu artış beklentilerine
katıl(a)madığımızı belirttik.
Ancak, kredi derecelendirme
kuruluşları üzerinde Türkiye’nin kredi notunun arttırılması konusunda ciddi bir
baskı bulunduğunu da görüyoruz. Bu baskının en somut nedeni de piyasada
Türkiye’nin CDS’lerinin, çok uzun süredir, notu A olan bazı ülkelerin
CDS’lerinden bile düşük olması (yani Türkiye’nin borçlarını ödeyememe riskinin
çok daha düşük görülmesi). Ek olarak, Türkiye’nin ekonomik görünümünün bugünle
kıyaslanmayacak ölçüde kötü olduğu 1993 yılında bile, kredi notu yatırım
yapılabilir seviyede olduğunu hatırlatalım (Türkiye’nin kredi notu 1994’ün
başlarında yatırım yapılabilir seviyenin altına indirilmişti). Kredi derecelendirme
kuruluşlarının bunu da sorguladıklarını düşünüyoruz. Özetle, kredi kuruluşları
aslında not arttırımı için fırsat kollluyor. Bu nedenle, enflasyonun yıl sonuna
kadar düşüş trendinde olacağı da gözönüne bulundurulduğunda, cari açığın biraz
daha gerilemesi Fitch’i bir not arttırımına sevkedebilir. Fitch’in 2013 için
gayet iyimser tahminlerde bulunması, bir kredi notu arttırımının ön hazırlığı
olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder